Ter Kokusunu Önlemenin Yolları

Merhaba minnoş takipçilerim

Bugün sizlerle uzun zaman önce paylaşmak istediğim ama sırası geç gelen bir konudan bahsetmek istiyorum. Başlıktan da görüldüğü gibi ter kokusundan ve bunu önlemenin yollarından bahsetmek istiyorum size. Terlemek insanın doğasında olan bir şey bunu hepimiz biliyoruz zaten peki bu ter kokusu ile yaşamak ve çevremizi bu kokuya mahkum etmek zorunda mıyız? Tabi ki hayır 😊

(bunu yazarken yazın otobüslerin ter kokan insanlarla dolu olduğu aklına geldi😡)

Neyse nerede kalmıştık, evet terlemek doğal bir şey ama bazı insanlarda bu hormonsal bozukluklardan dolayı daha fazla olabiliyor. Daha fazla terleyip daha fazla ter koka biliyor, bu kokuyu önlemek için kendimizi sık sık kontrol etsek bile bazen bunun farkına varamıyoruz ve insanları rahatsız edebiliyoruz. Bu yüzden günlük önlemlerimizin dışında bir de doğal yollarla nasıl önleyebiliriz nasıl daha aza indirebiliriz ona bir bakalım.

İlk olarak hepimizin günlük olarak yaptığı ter kokusunu önleme yollarını hatırlayalım.

*Her gün düzenli olarak duş almak. (Bakteri sayısını kontrol altında tutmak için)

*Koltuk altı tüylerini düzenli olarak tıraş etmek.

*Keten, yün ve ipek kumaşlar tercih etmek.

*Her gün iç çamaşırı değiştirmek.

*Deodorant, pudra ve spreyler kullanmak.

*Pastırma,sucuk, sarımsak gibi şeyleri daha uygun zamanlarda yemek. (yaz aylarında oldukça az tüketmek)

Günlük yaptığımız rutin şeyleri hatırladığımıza göre şimdi benimde bazılarını kullandığım bazılarını yakınlarımdan duyduğum bitkisel kürlere geçebiliriz.

1) SİRKE KÜRÜ: Her evde kolaylıkla bulunan ve yapması çok kolay olan bir yöntem. Gerekli olan sadece iki malzeme var sirke ve pamuk. Her banyodan sonra ve her gün düzenli olarak pamuk yardımı ile koltuk altımıza sürüyoruz. Sirke sürüldüğü yerde pH değerini düşürdüğü için bakteri oluşumunu yani koku oluşumunu önler.

Not: Tıraş sonrası sirke kullanmayın tahrişe neden olabilir.

2)LİMON KÜRÜ: Yine her evde kolaylıkla bulunan bulunmasa bile her yerden kolaylıkla ulaşabileceğiniz hatta tırnaklarımız için severek kullandığımız limon... Ter kokusunda da imdadımıza koştu. Gerekli olan şey limon ve pamuk, bu kürü de her duştan sonra ve düzenli olarak her gün kullanabiliriz. burada dikkat etmemiz gereken tek şey limonun asidik oluşumundan dolayı teniniz buna etki gösteriyor ise yarım bardak su ilave edip o şekilde uygulayabilirsiniz. 

3) ADA ÇAYI YAĞI: Söz konusu ter kokusu olduğunda ada çayının iki özelliği hemen imdadımıza yetişiyor. Ada çayı ter bezlerini yavaşlatır bu da demek oluyor ki gün içerisinde az terlemiş oluyoruz diğer özelliği ise antibakteriyel olması yani bakteri oluşumunu önler.

4) LİMON VE KABARTMA TOZU KÜRÜ: Bu bahsettiğim kür ise daha çok terleyenler için kullanılabilecek bir yöntem. Eğer gün içerisinde fazla terliyor ve teriniz kokuyorsa yukarıda bahsettiğim yöntemler yetersiz kalabilir. Bu tarifin yapımı da çok basit yarım limon suyu, hamurlaşmaya yetecek kadar kabartma tozu. Duş almadan önce yarım limon suyu ve kabartma tozunu hamur kıvamına gelecek kadar karıştırıyoruz, elde ettiğimiz karışımı koltuk altına sürüp yaklaşık 10-15 dakika bekletin ve ılık su ile temizleyin. Kabartma tozu tek başına pek bir etki göstermeyeceği için yanında mutlaka limon kullanın çünkü kabartma tozu sadece bir nevi deodorant görevi görüyor. 

Benim zamanında uyguladığım ve yakın çevremden duyduğum yöntemlerin bazıları bunlar. Umarım dener ve memnun kalırsınız. 

Mutlu, bakımlı günlere. 

Urban Care Shake N Repaır Bukeli Saçlar İçin Onarıcı Bakım Köpüğü

Herkese merhabalarrrr :)

Bugün sizlere yazın başlarında aldığım bir süre sıkça kullandığım daha sonra bıraktığım ve tekrar kullanmaya başladığım bir üründen bahsetmek istedim. Başlıktan da görüldüğü gibi meşhur mis kokulu saç köpüğü😃

Bu ürünü almadan önce kullananların yorumlarına bakıp aldım, bu benim için birazda kötü oldu çünkü çok fazla beklenti içerisine girdim. İlk olarak saç tipime gelecek olursak kabarık, dalgalı ve ince telli saçlara sahibim, bu yüzden saçıma her hangi bir ısı işlemi uygulamadığım zamanlar saç kremi tarzında ürünler kullanıyorum. Daha önce farklı markaların saç köpüğünü kullandım fakat istediğim şekillendirmeyi elde edemedim maalesef 😐 Bu yüzden de tekrar saç kremlerine geri dönmüştüm. Daha sonra yaz aylarının başlarında bu ürünle karşılaştım ve denemek için bukleli saçlar için olanı satın aldım. Bakalım bu ürünle ilgili düşüncelerim neler ?

Ürün bukleli, kıvırcık ve elektriklenen keratin yapısına etki eden ve yoğun bakım yapan bir saç köpüğü olduğunu söylüyor. Benim bu ürün ile ilgili deneyimlerim ise şöyle; Bu ürünü çok büyük beklentiler içerisinde aldım açıkçası saçlarımı şekillendireceğini ve bunun 24 saat kalıcı olacağını düşündüm fakat öyle olmadı. Saçımı şekillendirme konusunda beni tatmin etmedi şekillendirici saç kremleri gibi olacağını düşündüm belki de. Bu ürünü yazın her duştan sonra kullandım saçlarımı gerçekten de yumuşacık yaptı kullandıkça saçlarımda ki o sönüklük yerini canlılığa bıraktı. Fakat şekillendirme de beni tatmin etmediği için bir kenara bıraktım.

Yazın her fırsatta denize gittiğim için saçlarım haliyle yıprandı, bu sefer de her akşam taramadan önce kullanmaya başladım hem taramam kolaylaştı hemde tekrar yumuşacık olmaya başladı saçlarım. Tesadüfen bir gün arkadaşlarla denize giderken saç köpüğünü de yanıma almışım malum denizden sonra saçlarımız kas katı oluyor taraması haliyle zorlaşıyor, bende o gün plaj çantamda görünce saçlarıma uyguladım uyguladıktan sonra saçlarımda ki o deniz suyunun etkileri kalmadı diyebilirim. hem o sertlik gitti hemde mis gibi koktu saçlarım sahilde. Hatta arkadaşlarım saçlarımın daha parlak gözüktüğünü de söylediler 😊

Yani kısacası bu ürün ile ilgili düşüncelerim şekillendirme olarak beni tatmin etmedi fakat onarım ve yumuşaklık konusunda bu ürünü sevdim. Özellikle kokusu beni benden alıyor 😍 

Şuan ürün bitmek üzere kısa bir süre önce tekrar kullanmaya başladım indirime girdiği zaman tekrar alırım yüksek ihtimalle hatta yıpranmış saçlar için olana şans verebilirim.

Mutlu ve bakımlı günlere.

FAR BAZI YAPIMI

Herkese merhabalar :)

Yoğun bir tempoya pazartesi gününden itibaren girmiş bulunmaktayım. Malum vize haftası geldi çattı. Vizelere nasıl çalıştığımı öğrenmek isterseniz  nisan ayında yayınlamış olduğum postlardan bulup okuyabilirsiniz. 

Her neyse biz önemli olan konuya gelelim, vize haftası iş okul derken buraları tekrar ihmal etmek istemedim bu yüzden de kısacık bir iyi geceler yazısı yazmak istedim size. Artık haftalık olarak planlamalarımı da yapıyorum böylece artık daha aktif bir hale gelecek blogg ve instagram sayfam.

Peki benim kısacık iyi geceler yazıma geçelim mi artık ? 

Ee hadi başlayalım o zaman, bu gece sizlere evde far bazı nasıl yapılır ondan bahsetmek istedim. Evet doğru duydunuz evde far bazı yapımı! :) Üstelik malzemeleri de kolaylıkla bulabilirsiniz. Hadi o zaman malzemelere geçelim. 

Malzemeler

*4 çay kaşığı yoğun kıvamlı nemlendirici

*2 çay kaşığı fondöten

*1 çay kaşığı pudra

Not: Bu ölçüdeki malzemelerle bir adet seyahat krem kabını doldurabilirsiniz. 

Öncelikle minik bir kaba pudrayı toz haline gelmiş bir şekilde koyuyoruz pütür pütür olmasın diye de iyice ezip üzerine nemlendiriciyi ilave ediyoruz, sonrasında topak topak kalmayacak şekilde güzelce karıştırıyoruz. bu elde ettiğimiz karışımın içerisine kullanmadığımız yada bitmek üzere olan fondötenden ilave edip tekrar karıştırmaya başlıyoruz. Tüm malzemeler birbirine iyice karıştırdıktan sonra minik bir saklama kabına boşaltıyoruz. Evet far bazımız hazır artık ! :)

Kullandığınız far bazından memnun değilseniz yada far bazına para vermek istemiyorsanız evinizde kolaylıkla bunu yapabilirsiniz. 

Mutlu ve bakımlı günlere.

Garnier Kırmızı Meyve Gücü Arındırıcı Peeling

Merhaba minnoşlar :)

Bugün sizlere hem kokusunu hem de yapısını sevdiğim peelingden bahsetmek istiyorum.

Yaptığımız makyajı daha iyi göstermek, sağlıklı bir cilde sahip olmak için düzenli bir şekilde cilt bakımı yapmalıyız, bu cilt bakımı rutinlerinden biri de peeling yapmak. 

Peeling; ciltten ölü derileri arındırmaktır, jel kıvamında içerisinde minik partiküller vardır.

Gelelim benim mis kokulu peelingime :)

  Eğer sizde benim gibi karmadan yağlıya dönük bir cilde sahipseniz gözü kapalı tavsiye edebileceğim peeling diyebilirim.  İçerdiği greyfurt ve nar özleri artı c vitamini ile zenginleştirilmiş formülü ile canlı bir ışıltı kazandırabilirsiniz cildinize. 

Ürünün vaatleri;

Tıkalı gözenekleri temizler

Sıkılaştırır

Işıltı verir

İlk olarak şunu söylemeliyim ki tıkalı gözenekleri temizlediği ve cilde doğal bir ışıltı verdiği doğru. (en azından kendimde gözlemlediğim bu) Ama sıkılaştırdı mı diye sorarsanız ben öyle bir etkisini gördüğümü söyleyemem açıkçası. Cildim yağlıya dönük olmasına rağmen mevsimsel geçişlerde kuruma, kabuklanma yapabiliyor özellikle yanaklarımda. Böyle durumlarda bile cildimde her hangi bir tahrişe sebep olmadı, kullanım sonrası kuruluk ve gerginlik hissi yaratmadı. Yüzümde ki yağ oranını dengeledi ve gözle görülür bir yumuşaklık ve ışıltı kazandırdı. İçerisinde ki tanecikler oldukça minik olduğu için bence günlük peeling olarak da kullanılabilir. Kokusuna gelecek olursak meyve kokularını seviyorsanız  kokusuna aşık olabilirsiniz, o mis kokuyu yüzünüze uyguladıktan sonra da buram buram alabiliyorsunuz.

Not: Eğer normal bir cilde yada karma fakat hassas bir cilde sahipseniz kullanmanızı pek önermem. Özellikle kuru cilt tiplerinde ekstra kuruluğa ve tahrişe sebep olabilir. Hassas bir cilde sahip olmanıza rağmen bu peelingi kullanıyorsanız da günlük değil de haftalık olarak kullanabilirsiniz.

Mutlu ve bakımlı günlere.

LE PETIT MARSEILIAIS BANYO VE DUŞ JELİ

Herkese uzun bir aradan sonra tekrar merhabaa :)

Biliyorum epeydir yoktum ortalıkta birden karaborsa gibi kayboldum. 

Bunun için bir mazeret olmamalı ama gerçekten aktif olamamamın iki sebebi var. Birincisi çok yakın arkadaşımı evlendirmek ikincisi ise düğün sonrası hasta olmak. Düğün öncesi düğün sonrası olsun nedime olmanın getirdiği tüm sorumlulukları yerine getirdiğimi düşünüyorum :) Tabi bu minnoş bünyem daha fazla bu telaşa, koşuşturmaya ve soğuğa dayanamadı düğünden sonra ki gün yatak döşek hasta oldum. Hem çalışıp hem okuduğum için bu hastalık sürecini kolay atlatamadım haliyle, kendimi iyi hisseder hissetmez de sahalara geri döndüm :)

Geri dönüş yazımda ise çok severek kullandığım hatta bitirdiğim mis kokulu duş jelinden bahsetmek istedim. Hadi birlikte ürünü mercek altına alalım o zaman :)

Türkiye'ye yakın zamanda gelen geldiği gibi televizyonlarda reklamlarını gördüğümüz sevilen bir marka haline geldi Le petit marseılıaıs.. İtiraf etmeliyim ki bu markayı ilk gördüğümde kesin diğer duş jellerine göre fiyatı daha uçuk olur diye düşünmüştüm. Raflarda yerini almaya başladığında dayanamayıp gidip baktım duj jellerine ve hayatımda ilk defa kokusuna bakmadan önce fiyatına baktım :)  Fiyatın uygun olduğunu da görünce başladım koklamayaa :) :) Her birinin kokusu gerçekten çok güzel ama ben beyaz şeftali ve nektarili olana bayıldım, duj jellerinde de tercihim daha hafif kokular oluyor genelde bu markada gerçeğe yakın kokular ve temiz içerikli olduğu için bazı kokular ağır olabiliyor. Ben beğendiğim iki kokuyu da alarak duş keyfime renk kattım :)

Gelelim ürün gerçekten başarılı mı?

Kokusu gerçekten kalıcı mı? 

Ekstra yumuşaklık veriyor mu?

Cildi nemlendiriyor mu?

Ürünün kapağını açtığınızda gerçekten yoğun bir koku alabiliyorsunuz ama aynı şey malesef duş sonrası için geçerli değil tek eksi yönü bu duş jellerinin, o beklediğimiz kalıcılık olmuyor duş sonrasında. Ben verdiği yumuşaklığı da nemi de gerçekten çok beğeniyorum. Yaz kış kesinlikle kullanabileceğiniz bir ürün. Diğer önemli bir konu ise verdiği temizlik hissi, bazı insanlar sabunun veya duş jelinin köpürdüğü kadar temizlediğine inanırlar bir zamanlar bende öyle idim açıkçası.  İçeriği temiz olan sabunlar, duş jelleri, şampuanlar diğerlerine nazaran daha az köpürürler bu da bazen temizlemediği hissine sebep olur. Fakat bu marka da öyle bir şey yaşamadım gerçekten tatmin edici şekilde köpürüyor ve o temizlik hissiyatını da veriyor yani en azından benim için öyle. 

Şimdilik duş jellerinden iki tanesini denedim hatta bir tanesini bitirdim bile. Eğer sizde yaz kış hafif bir koku ile duş keyfi yapmak istiyorsanız  mandalina ve misket limonlu ve beyaz şeftali ve nektarinli olanı tavsiye edebilirim. Yazın sizce de mis gibi meyve kokuları iyi gitmez mi ? :)

Benim sevdiğim kokuları sizinle paylaştım eğer sizde benimle paylaşmak tavsiye de bulunmak isterseniz aşağıya yorum olarak bırakabilirsiniz.

Mutlu ve bakımlı günlere..

Bir Temizlik Serüveni. Fırçalarımı Nasıl Temizliyorum ?

Herkese selamlaaarr :)

Bugün ne okula gittim nede başka bir yere bütün günü kendime ayırdım. Hazır bugünü kendime ayırmışken hem bakım yaptım hemde fırçalarımı temizledim. Hazır temizledim bir de yazısını patlatayım dedim :)

Kimilerine göre sünger ve fırça yıkamak çok zahmetli aslına bakıldığında hiçte öyle değil, yani bana göre değil :) Fırçaları temizlemek için illa ki fırça yıkama jellerine gerek yok, bana sorarsanız da gereksiz bir masraf zaten. Elimizin altında bulunan her hangi bir sabunla bile mis gibi yapabiliriz fırçalarımızı. Ben nasıl mis gibi yapıyorum fırçalarımı bir bakalım o zaman. :)

Ben elimden  geldiğince bütün kullandığım fırçaları hafta da 1 kez yıkıyorum tabi bu yoğun dönemlerde iki haftayı bulabiliyor, iki haftayı kesinlikle geçirmiyorum!! (Sende geçir memelisin!)

İlk olarak kullandığım fırçaları sıçak su içerisinde 5 dakika kadar bekletiyorum daha sonra avuçumun içine yada tırtıklı her hangi bir aparata kullandığım yüz yıkama jelini döküyorum (benim kullandığım aparat genelde lavabolarda kullanılıyor üzerine sabun falan koyulur genelde pazarlarda ucuzluk dükkanlarında satılıyor fotoğrafa dahil etmeyi unutmuşum) ve köpük bembeyaz olana kadar ılık suyun altında temizlemeye başlıyorum. Kullandığım her fırçada bu yöntemi uyguluyorum, en sona kullandığım makyaj süngerini bırakıyorum hem sıcak su da daha çok beklemiş ve kirleri yumuşamış oluyor. Süngeri de ilk önce yıkama jeli ile elimde güzelce temizliyorum, tabi bu fırçaları yıkamak kadar kolay olmuyor lekeleri kolay çıkaramıyorum. Süngerde de lekeleri en aza indirene kadar ılık su altında yıkıyorum. 

Daha sonra bütün fırçalarımı kullanmadığım bir sabun ile tekrar köpürte köpürte yıkıyorum temizlendiğinden emin olunca da durulayıp bir kenara koyuyorum. Sabunla yıkama işlemini ise  yıkama süremi iki haftaya çıkarttığımda uyguluyorum, tek seferde temizlenmiyor çünkü uzun zaman bekleyince. Kurulama işlemine gelecek olursak ilk önce kağıt bir havlu ile nemini iyice alıyorum daha sonra bütün fırçalarımı kağıt havlu üzerinde kuruyana kadar bekliyorum. Kış aylarında kurutmak daha kolay oluyor tabi peteğin üzerinde 1 saatte kurumuş hatta kullanıma hazır hale geliyor. Onun dışında bahsettiğim gibi ya yan bir şekilde yada diklemesine kağıt bir havlu üzerinde kuruyana kadar bekliyorum. ( Yeni yıkanmış fırçalarımı tekrar kullanmaya kıyamıyorum orası ayrı bir konu tabi :) Acaba sizde benim gibi misiniz? )

Benim temizlik serüvenim bu kadardı. Siz fırçalarınızı nasıl ve hangi ürünlerle temizliyorsunuz bana yorum olarak bırakırsanız çok sevinirim. Bu yazıyı okuduğunuz için de ayrıca çok teşekkür ederim :)

Mutlu ve bakımlı günlere..

EYLÜL FAVORİLERİM

Herkese yeniden selamlarrr :)

Hiç konuyu uzatmadan hazır boş vakit bulmuşken sizlerle Eylül ayında kullandığım ürünlerden bahsetmek istiyorum. Malum artık sonbahara girdik Eylül ayını bitirdik bile.. Size de öyle geldi mi bilmiyorum ama benim için çabuk bitti. Bir hafta falan sürdü sanki bu ay ya :)

Bu ay kullandığım ürünler neymiş neler  kullanmışım bir bakalım.

Görselde gördüğünüz tüm ürünlerin hepsini eylül ayında bolca kullandım.

İlk olarak ojelerden başlayalım, artık sonbahara girdiğimize göre ojelerin rengi koyulaşabilir değil mi? Bende tam öyle düşündüm ve geçtiğimiz ay boyunca bordo ve yeni keşfettiğim kına yeşili ojeleri kullandım. İtiraf etmeliyim ki en çok bordo rengi kullandım :) Hayatın boyunca tek bir renk oje kullanabilirsin deseler bordo ojeyi seçerdim. (Bordo:Golden rose 90 Kına yeşili:Flormar 454)

Ojelerden sonra sonbahara girince rujlarımın da rengi değişti pembeli tonlardan çok nude renklere bordolara geçiş yaptım. Ama bu ay en çok Golden Rose velvet matte serisinden 27 numaralı ruju ve rimel london'ın  730 numaralı Likit Matte rujunu kullandım. Ürünle ilgili yorumlarımı instagram sayfamda 19 Ocakta paylaştığım postta bulabilirsiniz :) 

Bu ay elim makyaj yaptığım zamanlarda en çok fondötenlere gitmeye başladı bb kremleri bir kenara bıraktım yavaş yavaş.. Bu en çok Maybelline super stay 21 Nude beıge fondötenini kullandım. Biraz bana koyu gelen bir renk ama nemlendirici yada her hangi bir açık bb kremle karıştırarak kendi rengimi elde edebiliyorum :) 

Günlük göz makyajı anlayışım genel de rimel ve eyeliner olur. Şu son 3-4 aydır artık farda kullanmaya başladım hem iyi gözlemleyebilmek için hemde makyajımı geliştirebilmek için, bu ay kullandığım tek far Maybelline Color Tatto serisinin mat krem farlarından 26N202 numaralı farı oldu. Hem renk olarak sonbahar-kış mevsimine yakıştırıyorum hemde yapı olarak. Göz makyajımı yaparken kurtarıcım oldu kendisi, bazen tüm göz kapağıma uyguladım bazen de siyah bir farla karıştırdum. Kısacası bu ay elim bu fara çok gitti :)

Bir diğer kullandığım kozmetik ürünü ise makyaj yaptığım yada yapmadığım günlerde kaşlarıma uyguladığım Wet n Whild'ın şeffaf kaş maskarası oldu. Genel de kaşlarımı pek doldurmayı sevmem daha çok bu maskara ile sabitlerim. Bu ayda özellikle makyaj yapmak istemediğim zamanlarda sadece kaşlarımı sabitlemek için kullandığım ürün oldu.

Eveeettt gelelim en sona bıraktığım diğer favorime..

Bu ay bir değişiklik yapıp beğendiğim bir kitabı da eklemek istedim. Eylül ayında okuduğum bu kitabı gerçekten çok beğendim. Eğer sizde güzel bir aşk hikayesi okumak isterseniz şiddetle tavsiye ederim. Benim Eylül ayı favorilerim bu kadardı. bir sonraki yazdı da görüşmek üzere.. 

Mutlu bakımlı günlere.

MEET MATTE TRIMONY FAR PALETİ

Güzel bir Eylül gününden herkese merhabalar :)

Bugünkü konuğum sonbahar ve kış aylarında hem günlük hemde gece makyajında rahatlıkla kullanabileceğimiz bir far  paleti. Evet tam da aklından geçirdiğin gibi Meet Matte Trimony..

Kendisini aldığım günden beri elimden düşürmedim diyebilirim üstelik ben yazın bile kullandım :)

Ee hadi gelin bu paleti de mercek altına alalım :)

The balm markasının en dikkat çeken özelliklerinden biri de ambalajlarının birbirinden tatliş olması. Biraz ambalajından söz edecek olursak ön tarafında mavi gözlü yakışıklı bir delikanlı gülerek bize bakıyor :) Arka tarafında ise paletin içerisinde bulunan renkler ve isimleri var. Her ambalajı gibi bu da mıknatıs kapaklı ve ön kısmında tatmin edebilecek bir boyda aynası mevcut. Farlar paraben ve talc içermiyor. 

Tamamı mat yapıda dokuz fardan oluşuyor, açık renkleri günlük koyu renkleri ise gece makyajında rahatlıkla kullanabilirsiniz. İçerisinde pembe, mor-bordo, sıcak toprak renkleri bulunduran her makyajda rahatlıkla kullanılabilecek bir far paleti kesinlikle. 

Matt Lin: İçerisinde en açık renk olur kendisi, kaş altlarında göz pınarlarında kullanabilmek için ideal bir renk kesinlikle. Tüm göz kapağına uygulayıp bir eyeliner ile göz makyajınızı tamamlayabilirsiniz.

Matt Thomas: Tatlı bir toz pembe, paletin diğer açık renkleri ile günlük bir makyaj rahatlıkla elde edilebilir. 

Matt Rossi: Muhteşem bir gri-kahve diyebiliriz. Bu rengi ister geçiş rengi olarak isterseniz de tüm göz kapağınızda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Kendisi favori rengim olur bu palette :)

Matt Lopez: Rengini tarif edemediğim sıcak tonlarda açık kahve barındıran bir renk :) katlanma bölgesine sıcaklık katmak için kullanılabilir. 

Matt Kumar: Her ne kadar palette kremit rengi gibi dursa da göz kapağına uygulandığında vişne çürüğü tonlarında bir renk oluyor. Görkem Karman sayesinde bir çok kişi bu renk için bu paleti aldı bende dahil :) Fakat öğrendim ki bu renk herkese yakışmıyor :(

Matt Moskowitz: Soğuk tonlarda diyebileceğimiz bir mor renk aslında.. Gece makyajlarında rahatlıkla kullanılabilir. 

Matt Evans: Tam bir sütlü kahve rengi :) Yumuşacık ve kolayca renk veriyor.

Matt Reed: Pigmentasyonu oldukça başarılı güzel bir gölge rengi.

Matt Ahmed: Diğer kullandığı siyah farları bir kenara attım bunun sayesinde, inanılmaz yoğun renk veriyor ve kolayca dağılıyor bende kesinlikle dalgalanma olmadı. 

Genel olarak konuşacak olursam gayet başarılı kullanışlı renkler barındıran bir palet, farların tamamı yumuşacık ve oldukça kolay dağılıyor. Tek eksi yönü biraz tozutma yapıyor buna rağmen seveni çoook. :) Paletin indirimsiz fiyatı 100 Tl indirim zamanlarında 50-55 tl civarında alabilirsiniz. 

Mutlu ve bakımlı günlere :)

PURE BEAUTY BB KREM

Herkese yeniden merhabaaa :)

Miss gibi bir bayram tatilinden sonra tekrar buralardayım. Güzelce dinlendim, kendime bol bol vakit ayırdım hatta sosyal medyadan uzak bile kaldım kafamı dinlemek için, enerjimi toplamadım ve şimdi sizinde beğeneceğinizi düşündüğüm bir yazı ile karşınızdayım :)

Bugün size uzun zamandır deneyimlediğim en iyi ten ürünlerinden birini anlatacağım. İçimde çok şey biriktirdim isterseniz hemen geçelim :)

Watsons mağazalarında satılan Pure Beauty markası ile ilgili ilk deneyimim bu bb krem oldu, bir de çok beğenilen popüler olan cc kremi var. Onu şu sıralar kozmetik diyetinde olduğum için almayı düşünmüyorum :) :)

İlk olarak ambalajından bahsetmek istiyorum ben, tatliş pembe bir tüp ve içerisinde 30ML ürün var. Bana kalırsa içerinde o kadar bile ürün yok neredeyse %70'i hava diyebilirim.  Ambalajı hakkında tek olumsuz düşüncem bu. 

Ürünün içeriğine gelecek olursak alkol, paraben ve lanolin içermiyor. Dermatolojik olarak test edilmiş ve onaylanmış bir ürün, SPF 42 içeriyor bu da demek oluyor ki ürünün altına ekstradan bir güneş koruyucu bir ürün uygulamaya gerek yok :) 

Düzenli uygulama da cildi nemlendirmeyi, aydınlatmayı ve gözenekleri küçültmeyi vaat ediyor. 

Ürünle ilgili diğer bir sıkıntı ise tek renk seçeneği olması.. 

Açık tenlerde koyu esmer tenlerde de açık gelen bir ürün. Ürünü parmaklarımla uyguladığımda tenimle bütünleşiyor gayet güzel bir sonuç elde ediyorum, karma bir cilde sahip olmama rağmen ilerleyen saatlerde yağlanma yapmadı. Kullandığım süre içerisinde sivilcelenme de yapmadı. Kapatıcılığı bir bb kreme göre oldukça başarılı bu ürünü kullanmaya başladığımdan beri fondötenlerimi kullanmıyorum diyebilirim :) Yaz aylarında ayıla bayıla kullandığım ten ürünüdür kendisi.

Bb krem olması gözünüzü korkutmasın tüm cilt tiplerine uygun bir ürün olduğunu söyleyebilirim :) 

Benim düşüncelerim bu kadar. Peki siz ne düşünüyorsunuz bu ürün için ?

Mutlu ve bakımlı günlere.

YAZ FAVORİLERİM

Merhaba benim minnak tatlış okuyucularım :)

Minik bir aradan sonra tekrar klavyenin başına oturdum ve yazmaya başladım. Yazmam gereken yazılar o kadar çok birikti ki bu yoğun tempoda nasıl başa çıkacağım inanın bilmiyorum. Bir türlü favoriler serisi yazmaya başlayamadım içim de ukde kaldı, madem ay ay favorilerimi yazamadım bende en iyisi toptan bir yaz favorilerimi yazayım dedım :) 

Verdiğim minik bir aradan sonra yaz favorilerim ile karşınızdayımmmm :) :)

Görselde görmüş olduğunuz tüm ürünler benim yaz boyunca sıkça elimin gittiği ürünler. Bakalım yaz boyunca sık sık neler kullanmışım. 

*Pure Beaty BB krem; Bu ürün sanırım benim en en  ennn sevdiğim bb krem karma bir cildim olmasına rağmen bir bb kremi sevebileceğim hiç aklıma gelmezdi. Kendisini yaz boyunca elimden hiç düşürmedim günlük, özel makyajlarında elim bu ürüne gitti sürekli. Bu ürünle ilgili daha fazla detay vermek istemiyorum yakındaa bir inceleme yazısı gelecek :)

*The Balm Meet Matt Trimony; Yaz boyunca mat bir göz makyajı istediğimde elimin gittiği tek far paleti bu oldu.İçindeki renkler, yapısı her şeyi ile favorilere girecek bir ürün bence. Paletteki açık renkleri günlük makyajda koyu renkleri ise özel zamanlarda severek kullandım. 

*Pastel Pretty Cheeks; Yaz boyunca ne zaman allık kullanmak istesem bu minnoş tatlı allığı kullandım hep, rengi doğal duruşu tüm makyajıma uyum sağlaması ...

*Rimel London Sunshımmer; Ne zaman kendimi biraz daha bronz göstermek istesem yada hafif bir yüz kontürü yapmak istesem bu ürün çıktı karşıma. Üç renkten oluşuyor, ben genelde hep koyu rengini kullandım bazen de üç rengi karıştırıp allık olarak uyguladım. 

*The Foot Factory Nane Aromalı Ayak Losyonu; Bu ürün benin sanırım en en sevdiğim ürünlerden biri :) Aldığım günden beri kullanıyorum ve gerçekten çok memnunum. Yorgun işten geldiğimde yada bütün günümü dışarıda geçirmişsem eve gelir gelmez ayaklarımı yıkayıp bu losyonu sürdüm ayaklarıma. İçindeki nane sayesınde ayaklarıma müthiş bir rahatlama ve serinlik verdi sanırım yaz kış favorim olacak.

*Essence xxxl Velvet Matt Lipgloss; Yaz boyunca genelde pek ruj uygulamadım dudaklarıma kulandıklarım genellikle nude tonlarda rujlarım oldu. En çok bu ürünü kullandım aralarında hem mat hemde doğal bir renk tonu var. Kalıcıık olarak pek başarılı değil ama yine de favorilerim arasında.

*Flormar Full Color Oje; Bu serinin bütün renklerini seviyorum ama FC38 ve FC49 kodlu ojelerin benim için yeri ayrı. Hem yaz rengi hemde tırnak yapıma ve ten rengime uygun renkler. Yaz boyunca belki de günlerce üst üste bu iki rengi kullandım :)

*Ossıon Extra Aqua Wax; İtiraf etmeliyim ki bu ürüne aslında para vermedim ve benimde değil. Erkek kardeşim nereden almış bilmiyorum ama ondan çok ben kullandım diyebilirim :) Saçlarımı düzleştirmeye üşendiğim de  yada dalgalı bir model yapmak istediğimde bu ürünü kullandım hep. kullandıkça da alışkanlık haline getirdim. Özellikle işe giderken saçlarımı yapmaya o kadar çok üşeniyorum ki direk saçlarımı ıslatıp wax'ı uyguluyorum ve dışarı çıkıyorum :)

*Stradivarius Portföy Çanta; Üzerinde ki desenleri ile beni benden alan minik çantam. Tam benlik dediğim tek çanta sanırım. Daha sonra makyaj çantası olduğunu öğrensem de ben hep el çantası olarak kullandım. Yaz boyunca büyük çantalar kullanıp kendime işkence etmekten bıktım ve sürekli bu tarz çantalar almaya başladım. Ama en çok bu çantayı sevdim küçük olmasını, rengini, desenini herşeyii.. Hem yanıma çok birsey almıyorum hem de her kıyafetime uygun bir çanta :)

Benim yaz boyunca sıkça kullandığım ürünler bunlardı. Sizde favorilerinizi benimle paylaşmak isterseniz yorum olarak yada instagramda (tellninmakyajaski) son fotoğrafın altına yorum bırakabilirsiniz. 

Bakımlı, mutlu günlere..

Loreal Parıs Trıple Actıve Day And Sensitıve Skın Nemlendirici

Herkesee mutlu pazaarrlarrr :)

Kötü günleri geride bıraktığımız, her şeyin daha da güzel olacağı bir pazar gününüz olsun.

Bugün sizlere bir süre kullandığım nemlendiriciden bahsetmek istedim. Bu ürünü Ramazan bayramında almıştım hemde öyle inceleyip almadım. İlk olarak nasıl aldım ne amaçla aldım ondan bahsedeyim size. Bayram tatilimi Enez'de akrabamızın yazlığında geçirdim, ilk günün yol yorgunluğu ile o kadar güneş koruma kremlerine rağmen sen saatlerce güneşin altında uyuya kal ! (Ön tarafım kapkara arka tarafım bembeyaz) Tabi o güneşin ortasında öylece uyuya kalınca benim cildim mahvoldu. Cildim için şans eseri yanıma nemlendirici almıştım yüzüm için nemlendirici almayı unutmuştum. Aksilik işte.. Ben yana yakıla yüz kremi arıyorum ortalıkta hem uygun fiyatlı olsun hem hafif bir nemlendirici olsun diye. Artık yüzüm kuruluktan pütür pütür soyulmaya başladı dedim yok böyle olmayacak Şeyma kalk kendine nemlendirici bul! Bütün gün kendime kozmetikçi aradım en sonunda bir marketin kozmetik reyonunda buldum bu nemlendiriciyi. Daha önce bu markaya ait bir nemlendirici kullanmadım ama almak zorundaydım öyle elime aldığım gibi kasaya koştum. O kadar acele ile almışım ki karma bir cildim olmasına rağmen sen kalk normal ciltlere göre olanı al :)  

Tabi ben bunu o zaman önemsemedim nasıl olsa cildim çok kuru daha iyi olur hem diye avuttum resmen kendimi. Cildim çok kuru olduğu zamanlar sabah akşam uyguladım bu nemlendiriciyi yüzüme ve kullandıkça gerçekten iyi geldi, iki üç gün içerisinde toparladı cildim kendini. Bu vesile ile bu ürünü de deneyimlemiş oldum. 

         Tabiii benim asıl anlatmak istediğim nasıl ve neden aldığım değil memnun kalıp kalmadığım. 

                                     Eee hadi o zaman geçelim asıl konuya :) 

 Ürünün yapısı ince kıvamda ve hemen emiliyor, cildini yeni yeni nemlendirmeye başlayanlar için ideal bir nemlendirici açıkçası. Benim cildim karma olmasına rağmen normal cilt tipine uygun bu nemlendirici çok ağır gelmedi yüzüme. Cildim bir süre sonra nemlendiriciyi kusmadı yağlı bir görünüm oluşmadı. İlk başlarda gerçekten çok memnundum bu üründen, bir süre sonra yüzümde minik minik sivilceler çıkmaya başladı tam da relg dönemine denk geldiği için hormonlardan dolayı olacağını düşündüm hiç nemlendiricinin sivilce yapacağı aklıma gelmedi açıkçası. Relg dönemim geçti tabi ben ürünü hala kullanmaya devam ettiğim  için sivilcelerim hala duruyor hatta yenileri ekleme başlamıştı daha sonra iş yerinden bir arkadaşımın da bu ürünü kullandığını sivilce yaptığı için bıraktığını öğrenince bende yaklaşık iki hafta gibi bir süre nemlendirici kullanmadım. Tekrar gözlemleyebilmek için başladığımda aslında nemlendiricinin sivilce yaptığını öğrendim ve tamamen bıraktım kullanmayı. Şimdilik çekmecemde öyle duruyor anneme denemesi için vermeyi düşüyorum bakalım onda da sivilce yapacak mı :) 

Eğer cildiniz kuru ve sivilceye meyilli değilse deneyebilirsiniz. Benim gibi karma bir cilde sahip iseniz akne ve sivilceye meyilli bir cildiniz varsa bence uzak durun. Tabi bu ciltten cilde değişiyor ama benden söylemesi. Alırken çok büyük bir beklentide de olmayın orta düzeyde bir tatmin ediciliği var diyebilirim. Şuan yeni bir nemlendirici arayışı içerisindeyim  eğer memnun kaldığınız ürünler varsa yorum olarak bırakırsanız çok memnun olurum :)

Sağlıklı, bakımlı günlere.

FAVORİ 5 YAZ OJEM

Herkese tekrardan merhabalaaaarrr :) :)
Uzun bir aradan sonra tekrar sizlerleyim. Bugün sizinle yaz bitmeden favori yaz ojelerimden  bahsetmek istedim. O zamaaan hemen başlayalım :)

Benim yazın genel olarak kullandığım minnoş ojelerim Flormar markasının Full Color serisi oldu. Ojelerin yapılarına geçmeden önce  numaralarını öğrenelim bakalım.

*FC49 (clear sky)

*FC03 (bubble gum)

*FC47 (lemoncello)

*FC38 (lilac blossom)

*FC45 (peach sparkler)

Full Color serisi ojenin rengini tek katta verdiğini iddia eden bir seri. Peki ürünler gerçekten iddia ettikleri kadar var mı?

Şöyle söylemeliyim ki bazı renkler gerçekten hakkını vererek tek katta rengini veriyor, ne fırça izi kalıyor nede dalgalanma oluyor. Bendeki renklerden özellikle sarı ve pembe renkte olan ojeler gerçekten hem dalgalanma yapıyor hemde tek katta o şişede ki rengi vermiyor. Fakat buna rağmen renkleri çok sevdiğim için favorilere girdiler :) Tırnakta nasıl duruyor onu görmek ister misiniz peki? Hadi o zaman bir de ona bakalım :) :)

(Yapay ışıkta çekilen fotoğraf)

Bu yazıyı gecenin bir vakti yazmaya karar verdiğim için maalesef gün ışığında değil fotoğraflarım o yüzden yapay ışıktaki görünüşleri ile idare etmek zorundayız :( (Tırnaklarımın şekilsizliği kalp ben)

Benim tırnaklarımda duruşu yukarıda ki gibi içlerinden en çok tabi ki de mor rengini seviyorum. Hem tek katta rengini veriyor hem de benim bronz tenime yakışıyor. Yapısına tekrar geri dönecek olursak normal flormar ojelerine göre biraz daha koyu bir kıvamı var diyebilirim, fırçaların kalınlıkları da gayet güzel rahat bir şekilde tırnaklarınıza uygulayabilirsiniz. Kalıcılık konusuna gelecek olursak tek başına iki gün soyulmadan yıpranmadan duruyor üzerine güzel bir  top coat uyguladığınızda kalıcılıklarını daha da arttırabilirsiniz. Benim şuan kullandığım top coat Rimel London finishing Touch hem kalıcılık artıyor hemde mükemmel bir parlaklık veriyor :)

Benim yazın kullandığım favori 5 ojelerim birbirinden tatliş bu renkler sizde severek kullandığınız yaz ojelerini benimle paylaşmak isterseniz yorum bırakabilirsiniz.

Mutlu bakımlı günlere.

Gratis İndiriminde Kaçırılmayacak 10 Ürün !

Herkese merhabaaa :)

Bugün sizlerle Gratis indiriminde alınacak 10 üründen bahsetmek istiyorum. Malum indirim geldi ve biz kendimizi yine kaybedip bütün mağazayı talan edeceğiz :) Ben hariççç! Çünkü ben kozmetik diyetine girdim arkadaşlar :):) İtiraf etmem gerekirse yaptığım listedeki ürünlerin bir kısmı bende de yok ve deli gibi alışveriş yapmak istiyorum :(

Neyse biz konumuza geçelim ve neler almalıyız indirim dönemlerinde onlara bir bakalım.

1- The Balm standı 

İndirim döneminde ne yazık ki talan edilmiş stantlardan biri oluyor bu marka ama erkenden davranıp giderseniz istediğiniz her ürünü bulabilirsiniz. Benim nacizane tavsiyelerim

* In The Balm of your hand

*Meet matt(e) Trimony

*Put A Lid On It Far bazı 

2- MAYBELLİNE STANDI

*Color tatto Krem Farlar

*Maybelline Jel Eyeliner

 *Maybelline Lash Sensational

3- WET N WHİLD STANDI

*Confort Zone Far paleti

*Brulee Tekli Far

-LOREAL PARIS STANDI

* Loreal Lumi Magique Base

Vee son olarak benim seyahatlere çıkarken yanımdan ayırmadığım Dirty Work seyahat makyaj çantası 

Benim nacizane tavsiyelerim bu kadar. Aslında önerebileceğim bir çok ürün var fakat 10 ürünle sınırlamak istedim umarım sizin için yararlı bir yazı olmuştur. Sizinde önerdiğiniz ürünler varsa aşağıya yorum olarak bırabilirsiniz. :)

Hee bu arada ipin ucunu kaçırmayalım sağlıklı güzel bir alışveriş yapalım :)

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere

Mutlu, bakımlı günlere..

Şeyma

IN THEBALM OF YOUR HAND

Selam minnoşlarr :)

 Bu akşam ki konuğum en sevilen marka olan TheBalm'ın In Thebalm Of Your Hand paleti:) Kendilerini sanırım anneler günü indirimde almıştım. Hatta daha önceki indirimlerde bulamamış ve aramaktan vazgeçmiştim :( Şans eseri anneler gününde kasa arkasında görmüştüm ve gördüğüm gibi kapmıştım :) Bu palet gerçekten  The Balm markasından ürün almak isteyenler için çok ideal bir palet içerisinde en iyilerin olması ayrı bir avanyaj. 

Yanınızda taşımak için biraz büyük bir palet ama içindekiler sayesinde makyaj çantanızda başrolü oynayabilir. İçindekilere gelecek olursak 3 allık,1 bronzer,4 far, 1 aydınlatıcı 2 tane de ruj bulunuyor.

ALLIKLAR

*Hot Mama

*Instaın Argyle

*Cabana Boy

BRONZER

*Bahama Mama

FARLAR

*Shady Lady insane jane

*Shady Lady mischevious marissa

*Nude Tude sexy

*Balm Jovi lead zeppelin

AYDINLATICI

*Mary lou manızer

RUJLAR

*How Bout Them Apples Caramel

*The Balm Gırls mia moore

Ürünlerin yapısından hiç bahsetmiyorum kullananda kullanmayan da nasıl bir yapıya sahip olduklarını biliyor.  Günlük ve özel günlerinizde bu paleti rahatlıkla kullanabilirsiniz. Ben sadece bu paletle arkadaşımın nikah makyajını yapmıştım artık siz düşünün :) (Yakından fotoğrafı elimde olmadığı için koyamadım) 

Bildiğim kadarıyla bu palet yılbaşına özel çıkarılmıştı pek çok The Balm standlarında yok. Mağazalarda stokları varsa da pek koymuyorlar yada kasa arkasında duruyor. Normal fiyatı 92 Tl idi. Ben indirimde yanlış hatırlamıyorsam 55 Tl gibi bir fiyata almıştım. Eğer bulursanız bence kesinlikle kaçırmayın bu paraya bu palet bence değer. İndirim zamanında bulursanız hiç durmayın alın aldırıın:)

Mutlu bakımlı günlere :)

ŞEYMA

DUDAK BAKIMI

Merhaba minnoş okurlarım :)

Bundan sonra kendimce bir karar aldım. Kendime güzel bir ajanda yaptım ve hangi günler ne yapacağımı tek tek planladım. Bu şekilde ne blogumu ne de instagram sayfamı boş bırakmamış olup daha aktif bir şekilde paylaşımlarımı devam ettireceğim :) 

Bir önceki yazımda evde kolaylıkla lip balm nasıl yapılır onun tarifini vermiştim, bugünde devamı olarak severek uyguladığım dudak peelinglerinin tarifini konu aldım. O zamaaaan daha fazla oyalanmadan haydi dudak bakımınaa :) :)

-ŞEKER,BAL VE ZEYTİNYAĞI PEELİNGİ

Malzemeler

*1 yemek kaşığı toz şeker

*1 çay kaşığı zeytinyağı 

*1 çay kaşığı bal

İlk olarak toz şekeri küçük bir kaseye koyuyoruz daha sonra üzerine 1 çay kaşığı zeytinyağı ilave edip güzelce karıştırıyoruz. Kıvamı ne çok yağlı nede çok kuru olmalı çok kuru olursa çok az yağ ilave edebiliriz, çok yağlı olursa da tam tersini.. Yağ ve şekeri güzelce karıştırdıktan sonra 1 çay kaşığı bal ilave ediyoruz daha sonra hepsini güzelce karıştırıp hazır hale getiriyoruz. Hazırladığımız peelingi parmaklarımız yardımıyla dudaklarımıza masaj yaparak uyguluyoruz 2 dakika bekletip temizliyoruz,ardında bolca nemlendiriyoruz. 

-HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI İLE PEELİNG

Malzemeler

*1 çay kaşığı Hindistan cevizi yağı

*1 çay kaşığı deniz tuzu

Malzemeleri küçük bir kasede güzelce karıştırıyoruz, hazır olan peelingi parmaklarla dudakarımıza sürüp bir diş fırçasıyla fazla bastırmadan fırçalıyoruz. Güzelce dudaklarımıza uyguladıktan sonra ılık su ile duruluyoruz. Hindistan cevizi yağı her şeye iyi geldiği gibi dudaklarımıza da iyi geliyor ve çok güzel bir şekilde dudaklarımızın nem dengesini sağlıyor.

-VAZELİN İLE PEELİNG

Malzemeler

*vazelin

*pamuk

Vazelini dudaklarımıza ince bir tabaka halinde sürüp 5-10 dakika bekletiyoruz. Ardından pamuk yardımı ile dairesel hareketlerle masaj yaparak temizliyoruz, masaj yaptıkça vazelin etkisini gösterip dudaklarımızı ölü derilerden arındırıyor. Bu peelingi günlük rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bu sayede her gün rujumuzu sürmeden pürüzsüz yumuşak dudaklar elde etmiş oluyoruz :)

Benim uyguladığım peeling tarifleri bu kadar :) 

Hepsi evde rahatlıkla bulunan ürünlerden elde ediliyor ve uygulaması gerçekten çok basit inanın 15 dakikanızı bile almaz :) Eğer yok ben çok üşenirim yapamam edemem diyorsanız vazelin peelingi bence tam size göre ! :) Rujunuzu sürmeden 10 dakika önce uygulayın ve pürüzsüz bir dudak elde edin :) :*

BAKIMLI SAĞLIKLI GÜNLERE..

ŞEYMA 

LİP BALM NASIL YAPILIR ?

Herkese yeniden merhabalar :)

Yine uzun bir zamandan sonra tekrar yazabildim. Şu son günlerde gerçekten içimden gelmedi yazmak özellikle de olaylardan sonra.. 

Biliyorum ülkemizde ki olaylar 10 gün gibi uzun bir süredir yok ama ondan öncesinde de kendi kişisel problemlerim vardı.. Neyse konuyu daha fazla uzatmadan asıl konumuza geçelim :) Herkesin bildiği gibi cildi gibi dudakları da kuru olan kızlar yaz kış demeden bolca lip balm kullanırlar. Kimisi renk renk her markanın nemlendiricilerini, lip balmlarını almıştır kimisi de sadece bir iki tane ile yetinir. Bu kişinin tercihine kalmış birşeydir. 

Sizde renk renk lip balmlarım olsun istiyorsanız bu yazım tam da size göre! :) :)

Evde istediğiniz renkte, istediğiniz kokuda lip balm kolayca yapabilirsiniz. 

Gereken Malzemeler

*Vazelin

*Çorba kaşığı

*Çay kaşığı

*Kullanmadığınız far yada ruj

*Aromalı bitkisel yağlar

Yukarıda görsel de ve listede gördüğün kolay bulanacak malzemelerle istediğiniz kadar lip balm yapabilirsiniz artık :)

Gelelim yapım aşamalarına, aslında yapımı gerçekten çok basit. Görselde sırasıyla yaptığım gibi detaylı anlatayım size. İlk olarak vazelini çay kaşığı ile tepeleme alarak çorba kaşığının içine aktarıyoruz daha sonra çorba kaşığına koyduğumuz vazelini bir mum yada ocakta bir iki dakika bekletip eritiyoruz. Yalnız burada dikkat edilmesi gereken bir nokta var oda vazelini eritirken kesinlikle yakmıyoruz. Bunu önlemek için de  ateşe çok fazla yaklaştırmıyoruz kaşığı. Erittiğimiz vazelini minik bir kaba döküyoruz bu işlemi tamamladıktan sonra (aromasız ve renksiz olmasını istiyorsanız erittiğiniz vazelini direk dolaba koyup bir kaç dakika beklettikten sonra sade bir lip balm elde edebilirsiniz) renk ve koku eklemek istiyorsanız gereken malzemeleri ilave ediyoruz. Ben sadece biraz daha renk vermek için kullanmadığım fark paletinde ki pembe rengi oldukça bol bir şekilde erittiğim vazelinin içine toz halinde ekledim daha sonra kürdan yardımıyla güzelce karıştırdıktan sonra donması için dolaba koydum :)

Eğer renk yanında biraz da koku istiyorsanız bunun için güzel kokan bitkisel yağlardan kullanabilirsiniz hatta nemlendirici özelliği daha fazla olur. Bunun dışında meyveleri ezip içine koyarak koku ve tat verebilirsiniz :) Benim tarifime göre lip balm bu şekilde yapılıyor umarım dener ve memnun kalırsınız :)

Mutlu ve huzurlu günlere :)